Sahip olduğu sinema kültürü ve 1960’lı-70’li yıllardaki yenilikçi sinema kültürüne hakimiyetiyle hakkından kelam ettiren sinema muharriri, grafiker ve gazeteci Sungu Çapan hayatını kaybetti.
Habertürk muharriri Mehmet Açar, bugünkü köşe yazısına Sungu Çapan’ı taşıdı.
Dönemin üniversite derslerinde Sungu Çapan’a yer verildiğini anlatan Açar, eleştirmenleri etkileyen birçok tabiri olduğunu lisana getirdi.
Sözünü ve görüşlerini hiç esirgemeyen Çapan’ın yaptığı sert tenkitler nedeniyle sinema yapımcılarının makus adam rolüne “Sungu Çapan” ismi verdiğini yazan Mehmet Açar, bu anıyı daima gülerek hatırladıklarından bahsetti.
Sinema müellifi Çapan’ın 68 ruhundan hiç çıkmadığını da belirten Habertürk muharriri, kameralardan hiç hoşlanmadığının altını çizerek şu kelamlara yer verdi;
“Kameralarla ortasının berbat olmadığını bilsem, belgeselini çektirmek için birilerini ikna etmem herhalde hiç güç olmazdı. Ne var ki, bırakın belgesel sineması yahut kelamlı tarih çalışmalarını, fotoğraflarda yer almak konusunda bile inanılmaz derecede isteksizdi.
İnternetin yaygın olmadığı devirde Sinema Dergisi’nde kullanmak için 3-4 gün fotoğrafını aradığımızı hatırlarım. Sahneye çıkmaktan da hiç hoşlanmazdı.
SİYAD Onur Ödülü’nü almak için sahneye çıkar mı, çıkmaz mı, diye ortamızda geçen konuşmalar hâlâ aklımda.
Öyle ki, yıllar sonra bu yazıyı yazarken sahneye çıkıp çıkmadığından emin olamadım. Uğur Vardan’ı arayıp sorduğumda içim rahatladı. Çok şükür çıkmış, hatta Atilla Dorsay’la fotoğrafı bile çekilmişti.”